10 Ocak 2016 Pazar

Güneş Sistemi Dışında Devasa Bir Gezegen Keşfedildi

Güneş Sistemi Dışında Devasa Bir Gezegen Keşfedildi


Güneş Sistemi Dışında Devasa Bir Gezegen KeşfedildiKanada-SANA Kanadalı bilim adamları Gözetleme Spektrumlarından saman yolu dışında bulunan devasa bir gezegene rastladılar. Gezegen atmosferinin kimyasal bileşimi ile ilgili önemli bilgilere de ulaşıldı.
Güney Avrupa Gözlem Evi ISO; güneş sistemi dışında dünyanın yaklaşık 130 ışık yılı uzağında bulunan üç gezegenin hareketlerinin izlenmesi sırasında Kanadalı Tornado Üniversitesinden Marcus Anason ve arkadaşlarının Jüpiter’in on kat büyüklüğünde H.R 8799 yıldızları çevresinde dolaşan bir gezegen spektrumunu keşfettiler.
Marcus Anason ve ekibi dünya yörüngesi dışında bulunan ve güneşe, dünya ile güneş arasındaki mesafenin üç katı uzaklıkta bulunan “H.R 8799 S” gezegen spektrumunu ölçmeyi başardılar.
Anason; spektrumun, bu gezegende hakim atmosferin kimyasal elementleriyle ilgili verdiği bilgilerle bilim adamlarının gezegenin bileşimlerini anlayabileceklerini ifade etti.
Alman Max Planck Uzay Bilimi Topluluğu Enstitüsünden Carolina Bergevor; Güneş sistemi dışında bulunan bu devasa gezegenin yüzey sıcaklığının 800 olduğunu ifade etti.
Gözlem evi; güneş sistemi dışında güneşe benzeyen sıradan yıldızların çevresinde dolaşan bir gezegenin ilk defa yeryüzünden direk gözlendiğini belirtti
.

Volkanik Patlamalar Yüz Milyon Yıl Önce Deniz Canlılarını Yok Etti

Bilim adamları, volkanik patlamaların yüz milyon yıl önce deniz yaşamının üçte birinin yok olmasına yol açtığını belirterek yaşadığımız çağda benzer etkilere tanık olunmasından endişe duyulduğunu söyledi.
Bilim adamları, deniz ısısının artması ve kimyasal maddelerin sulara sürüklenmesi gibi etkenlerin okyanuslarda oksijen oranını düşürebileceğini, dolayısıyla deniz yaşamının yok olabileceğine dikkat çekti. CNN internet sitesi bugün Nature Geoscience dergisinde yayınlanan araştırmaya dayanarak, volkan patlaması sırasında püsküren kükürt dioksitin, okyanusların geniş alanlarında oksijeni yok ettiğini, bunun sonucunda ise deniz türlerinin %27’sinin yok olmasına yol açtığını aktardı.
Araştırma, bilim adamlarının küresel ısınma ve yarattığı okyanus sularının ısınması gibi değişik nedenlerle aynı senaryonun günümüzde tekrarlanmasından endişe duyduklarını ifade etti.
Bilim adamları, mezolitik çağda meydana gelen volkanik patlama dalgasından sonra okyanus yüzeylerinde bitki örtüsünün geliştiğini, bunun sonucunda planktonların battığını, denizin derinliklerinde oksijenin tümünü tüketen bakterilerin çoğaldığını ve büyük sayıda deniz türünün yok oluşuna yol açtığını savundu.
İngiltere Leeds Üniversitesinden Bilim adamları, Çin’in güney batısındaki Iemcen bölgesinde bulunan eski volkanın patlaması sırasında yarım milyon metreküp lav püskürttüğünü , lavların dünyanın dört bir yanında deniz yaşamını yok ettiğini ve fosilleşmiş kaya katmalarının oluşumuna neden olduğunu söyleyerek volkan patlamasının değişik canlı türlerinin soyunun tükenmesi ve bir çevre felaketinin yaşanmasıyla sonuçlandığına vurgu yaptı.

Dokunmalı Ekran Teknolojisi Nasıl Çalışır

Dokunmalı Ekran Teknolojisi Nasıl Çalışır

 

Eğer ekranın parmağınızı ya da kalemi nasıl tanıdığını düşünmezseniz, dokunmalı ekran teknolojisi size gizemli gelebilir. Teknoloji ilerledikçe dokunmalı ekranlar da daha popülerleşiyor çünkü modern teknolojiye yeni olan insanlar için kullanıcı arayüzünü daha heyecanlı hale getiriyorlar.

Ekranlarda dokunuşunuzu anlayan üç temel sistem bulunmakta ve bu makale yazılırken infrared teknolojisi de dördüncü sistem olarak oyuna hazırlanmakta, bu sırada farklı ölçekteki sistemler için başka geliştirmeler de yapılmakta.

İlki direnç sistemi, cam paneli kaplamak için iletken ve dirençli metalik levhalar kullanılır. Ekran açıkken, iki katmandan da akan elektrik akımı, bu iki katmanı birbirinden uzak tutar. Ayrıca metalik katmanı kaplayan bir çizik koruma katmanı da vardır. Kullanıcı ekrana dokunduğunda, bu iki katman birbirine o noktada dokunmaya zorlanır. Kontak meydana geldiğinde o noktadaki elektrik alanında da değişiklik olur ve kontağın olduğu noktanın koordinatları, orasının neresi olduğunu hesaplayan bilgisayara gönderilir ve bunu, o noktadaki dokunuşun ne anlama geldiğine karar verecek olan işletim sistemine gönderir.

Kapasitif sistem ise cam panelin tam üzerinde elektrik şarjı tutan bir katmandan meydana gelir. Bir parmak ekrana dokunduğunda, şarjın bir kısmı parmağa geçer. Şarj miktarındaki azalma, ekranın köşelerine yerleştirilmiş olan devreler tarafından ölçülür. Ve dört köşedeki şarjdaki göreceli azalma, bilgisayarın parmağın dokunduğu yerin hesaplaması için kullanılır.

Yüzey akustik dalga sistemi ise cam levhanın kenarlarında bir çift güç çevirici bulundurur. Camın içine de bir güç çeviriciden diğerine gönderilen elektrik sinyalini yansıtmaları için yansıtıcılar yerleştirilir. Bir parmak ekrana dokunduğunda elektrik sinyali rahatsız edilmiş olur ve iki çeviriciyi kullanarak bilgisayar doğru kontak noktasını hesaplar.

Yüzey akustik sistemi metalik levha kullanmadığı için monitörden çıkan ışığın %100'ünün geçmesine izin verir, bu da daha net görüntü sağlar. Monitör ışığının %75'ini yayan dirençli sisteme ve %90'ını yayan kapasitif sisteme nazaran daha kaliteli görüntü verir.

Telefonun Dinlendiği Nasıl Anlaşılır?

Telefonun Dinlendiği Nasıl Anlaşılır?

 


Son dönemde gündemde olan telefon dinlemeleri ve kayda alınanların paylaşımı ile birlikte dinlemeler birçok insanın korkulu rüyası olmuştur. Bu haberlerle birlikte telefonunun dinlenip dinlenmediğini merak eden birçok insan vardır. 

Bu meraka karşılık telefonun dinlenip dinlenmediğini az çok ortaya çıkarabilecek, dikkat edilmesi gereken birkaç nokta var;

Telefon dinlemelerinin en sağlam ve herkes tarafından bilinen belirtisi telefonla konuşurken hatta oluşan cızırtılar, tıkırtı ve ekolardır. Bunlar hatta sizinle bir başkasının daha olduğunu gösteren belirgin bir işarettir.

Telefonunuzun şarjı normalden daha hızlı bitmeye başladıysa bu da dinlendiğine işaret ediyor olabilir. Şarjın çabuk tükenmesinin sebebi, mikrofonunun etraftaki sesleri toplayarak iletiyor olmasıdır.

Telefonunuzu kullanmadığınız bir süreden sonra elinize alın, kullanmadığınız halde sıcaksa sizin dışınızda biri tarafından kullanılıyor olabilir.

Telefonunuzda kullanılan casus bir yazılım varsa, yazılım kullanılmaya başlandığı anda kaynağa bir SMS gönderir. Bu nedenle kullandığınız operatörden her ay için ayrıntılı fatura istemek akıllıca olacaktır. Söz konusu bir casus yazılım varsa gönderdiği SMS faturada görülebilir.

Bunlara ek olarak son zamanlarda ortaya çıkan dinleme haberlerinden sonra telefon dinlemelerini tespit etmek amaçlı yazılımlar da geliştirilmiştir. Telefonlara indirilen bu yazılımlarla birlikte telefonların dinlenip dinlenmediği anlaşılabilir. 

Telefondaki konuşmalar dinlenebileceği gibi, son zamanlarda özellikle akıllı telefonlar sayesinde yaygınlaşan birçok işlem aracılığıyla başka bilgiler de ele geçirebilir
Telefon üzerinden yapılan bankacılık işlemleri, kişisel mesajların, fotoğrafların ya da bilgilerin yer aldığı posta adreslerinin ya da sosyal medya hesaplarının kullanılması aracılığıyla da bilgilere ulaşılabilir. Buna karşı alınabilecek en mantıklı tedbir de dışarıda, kafe ya da lokantalarda, halka açık yerlerde kablosuz internet kullanırken bu işlemlerden uzak durmaktır. 

Telefon dinmelerine karşı uzmanlar alınabilecek en mantıklı tedbirin telefonlara sıklıkla format atmak yani fabrika ayarlarına döndürmek olduğunu belirtiyor. Ama günümüzde kullanılan akıllı telefonların rehber, fotoğraflar, mesajlar ve daha birçok bilgiyi içerdiği düşünülürse format atmak herkes için mantıklı bir çözüm gibi görünmeyebilir. 

İSLAM’IN KADINA VERDİĞİ DEĞER.. (Bir de bu açıdan düşünün..!)

İSLAM’IN KADINA VERDİĞİ DEĞER.. (Bir de bu açıdan düşünün..!)

İSLAM’IN KADINA VERDİĞİ
DEĞER.. (Bir de bu açıdan düşünün..!)

Kur’an-ı Kerim’deki 4. surenin adı "Nisa" Suresi’dir.
Nisa, kadınlar anlamındadır. Kadınlar Suresi demek. Kuran-ı Kerim’de "rical",
yani erkekler anlamında herhangi bir sure yok
tur.
Kuran-ı Kerim’de, bazı peygamberlerin isimleri surelere verilmiştir. Yusuf,
Yunus, İbrahim veya Lokman sureleri gibi. Peygamber olan erkekler sureye isim
olabilmiştir. Bu genel kuralın tek istisnası "Meryem" Suresi’dir.
Hz. İsa (a.s.)’ın annesi, peygamber olmamakla beraber bir sureye isim
olabilmiştir. Peygamber olmayan tek kişiliktir. Kuran-ı Kerim her fırsatta
kadını onurlandırmış, ön plana çıkarmıştır. Toplumun gündeminde kalsın diye.
Kuran-ı Kerim’deki en manidar surelerden biri de 58. sırada yer alan "Mücadele"
Suresi’dir. Medine’de inen bu surenin kadınlar açısından anlamlı bir hikáyesi (sebeb-i
nüzulu-iniş gerekçesi) vardır. Mücadele, peygamberle tartışan kadın anlamına da
gelir. Olay şöyle gelişti:
"Hz. Havle (RA)" iman eden bir kadındı. Evs (RA) isimli, sert tabiatlı bir
adamla evliydi. Bir gün Evs (RA), karısını boşadı. Bu boşanmayı
gerçekleştirirken de eskiden Araplar arasında yaygın olarak yapılan ve "zihar"
olarak adlandırılan bir yöntemi kullandı.
Araplar, eşlerinin bazı hassas noktalarını, anneleri-bacıları gibi evlenmeleri
yasak olan akrabalarına benzetirlerse bu boşanma sebebi sayılırdı. Evs (RA) de
eşine, "Sen bana anamın sırtı gibisin" diyerek aralarındaki akdini sona erdirmek
istedi.
İşte bu olaya muhatap olan Hz. Havle, soluğu Hz. Peygamber’in (SAV) yanında
aldı. Hz. Havle tepkiliydi. Hz. Havle yorgundu. Hz. Havle bezgindi. Hz. Havle
mağdurdu. Hz. Havle çaresizdi. Çareyi Hz. Peygamber’de (SAV) bulacaktı.
Havle (RA), Peygamber’in (SAV) evine geldi. Efendimiz (SAV) dinliyordu. İsyan
edercesine kocasını, Peygamberimize şikáyet etmeye başladı. Şöyle diyordu: "Ey
Allah’ın elçisi! Evs, benim malımı-mülkümü yedi. Gençliğimi tüketti. Onun için
çocuklar doğurdum. Şimdi ise yaşlandım. Çocuk doğuramaz hale geldim. O da zihar
yaparak beni boşadı. Beni ortada bıraktı. Ya Rabbi, halimi sana arz ediyorum. Bu
halimi sana şikáyet ediyorum."
Havle’yi büyük bir dikkat ve saygıyla dinleyen Hz. Peygamber (SAV) bir an
duraksadı. Sonra, "Bu tür boşamalarla ilgili Rabbimden bana herhangi bir ölçü
gelmiş değildir" cevabını verdi. Çünkü O (SAV), Yüce Allah’tan vahiy gelmedikçe
kendi heva ve arzusuna göre konuşmazdı. Yüce Allah’ın kendisine müsaade ettiği
konular hariç, mutlaka vahiy beklerdi.
Ama çok geçmeden Yüce Rabbimiz, "Halimi sana iletiyorum" diyen bu mağdur kadının
yakarışına cevap verdi. Ötelerden, ötelerin de ötesinden cevap geliyordu. Yüce
Allah’ın, "Senin sesini, yakarışını, isyanını duydum. Yalnız değilsin, sözün
duyulmuştur, gökte yankılanmıştır Havle! Arzu ettiğin konuda sana cevap
verilecek ve sen rahatlayacaksın" anlamında ayeti inecektir.
Yüce Rabbimiz, Havle’ye cevap veriyordu. Öylesine bir cevap ki Medine’de
yankılanmadık, konuşulmadık ne sokak ne ev bırakacaktı. Günlerce her mekánda
Havle’nin yakarışına verilen cevap konuşulacaktı. Havle gibi mazlum ve mağdur
bütün kadınlar, bir anlamda "erkeği cezalandıran" bu ayetleri gururla
okuyacaklar.
Yüce Allah (c.c.), karısını bu şekilde boşamak isteyen erkeğe bu işin çirkin
olduğunu ilettikten sonra, ya köle azadı, ya iki ay üst üste oruç veya 60 fakiri
doyurma cezası verecektir. Eşine dönmenin bedeli olarak. Tekrar eşine yaklaşmak
istersen bunu ödeyeceksin. Kadın değil, erkek bunu ödeyecek. Çünkü kadın mağdur
oluyordu. Rabbimiz, mağdurun yanında, mazlumun yanında.
"Mücadele" Suresi’nin ilk ayetleri indiğinde yüzü sevincinden ay gibi parlayan
Peygamberimiz (SAV), Havle’yi çağıracak ve "Seni müjdelerim Havle! Allah senin
sesini duymuştur" dedikten sonra ilk ayeti okuyacaktır: "Kocası hakkında seninle
tartışan ve Allah’a şikáyette bulunan kadının sözünü Allah işitmiştir. Allah
sizin konuşmanızı işitir. Çünkü Allah işitendir, bilendir." (Mücadele 58, 1)
Hz. Havle bugün bile horlanmış, zorlanmış, terk edilmiş, önemsenmemiş,
gençliğinden sonra kenara itilmiş bütün kadınların ortak isyanı olmuştur. Sembol
olmuştur. Önemsenmediklerini zanneden kadınlara, "Hayır, Rabbiniz sizi
önemsiyor. Rabbiniz sizin adınıza zulmeden erkeğe dünyada cezalar getirdiği gibi
ahirette de hesap soracak". Üzülmeyin, sesinizi Rabbiniz duyuyor, halinizi
görüyor cevabıdır Mücadele Suresi.
Yıllar geçer. İki büklüm bir kadın Medine çarşısında Hz. Ömer’in önüne geçer.
Bir şey sorar. Uzun boylu Hz. Ömer eğilir, diz çöker. Ellerini kadının omzuna
koyar. Söyle nine der. Kadın dakikalarca konuşur, Hz. Ömer dinler. Medine’nin
lider kadrosu ise hayret içindedir. Bu ihtiyar nineye bu kadar zaman feda edilir
mi(!). Nihayet kadın anlatacağını anlatır ve gider. Hz. Ömer doğrulur.
Orada bulunanlardan biri, "Ey müminlerin emiri! Şu Kureyş’in liderlerini şu nine
için o kadar bekletmeye değer miydi" diye sorunca Hz. Ömer hışımla döner.
Herkesin duyacağı bir ses tonuyla: "Ne diyorsun! Yazık sana. Bu kadın Havle’dir.
Allah (c.c.) yedi gök ötesinden onu duydu, hakkında ayet indirdi de Ömer mi onu
dinlemeyecek. Vallahi bütün bir gün beni tutsaydı, öylesine duracaktım.
Problemini halletmeden gitmeyecektim."
Sormak istiyorum; Kuran-ı Kerim’i bu bakışla hiç okuyabiliyor muyuz..?
Hz. Peygamber Efendimiz (S.A.V.)’in konu ile ilgili uyarı
ve yönlendirmelerinden birkaçı şöyledir:
"Sizin en hayırlınız, ailesine karşı iyi davrananınızdır. Ben aileme karşı en
iyi davrananızım."
"Müminlerin iman bakımından en mükemmeli ahlaki bakımdan en güzel olan ve
ailesine şefkat ve mülayemetle davranandır."
"Kadınlara karşı hep hayır tavsiye edin. Zira onlar sizin yanınızda birer
emanettir." (Tirmizî, İman 6; Ahmed, VI, 47,99)
"Eşlerinize yediğinizden yedirin, giydiğinizden giydirin, sakın onları dövmeyin
ve onları incitecek çirkin sözler söylemeyin." (Tirmizî, Radâ’ 11; İbn Mace,
Nikah 4; Ahmed, V, 72-73; Nesâî, ‘Işretü’n-Nisâ, s, 167)
"Harcayacağın tüm harcamalardan dolayı, Allah’ın (c.c.) izniyle mükâfat
alacaksın. Hatta eşinin ağzına verdiğin bir lokmanın bile karşılığını
alacaksın."(Ebû Davûd, Nikah 40-41)
"Sizden biri hem karısını köle gibi döver, hem de utanmadan sarılıp yatar."(Buhârî,
İman 56; Müslim, Vasıyye, 5; Ebû Davûd, Vasayâ 2; Tirmizî, Vasayâ 1; Nesâî,
Vasayâ 3) buyuran Hz. Peygamber Efendimiz (SAV), bu konuda en güzel örnekliği
kendisi sunmuştur. O, Yüce Allah’ın (c.c.) "Eşlerinizle en güzel bir biçimde
geçinin." (Ahmed, IV, 17; İbn Sa’d, et-Tabakâtü’l-Kübrâ, Beyrût,1957, VIII, 148)
emrini en güzel bir biçimde uygulamıştır. O, eşleriyle en güzel bir şekilde
geçinmiş, onlara her konuda yardımcı olmuş, ev işlerinde onlara ortak olmuş,
onlara asla bir fiske vurmamıştır. Onları hayatlarında ve vefatlarında her zaman
hayırla anmıştır. O, "Ey Aişe, bu gece bana, Rabbime (c.c.) ibadet için izin
verir misin?" (Nisa, 19) diyerek nafile ibadet için eşlerinden izin isteyecek
kadar ince bir ruha sahiptir..
Selam ve Dua ile..

Sen de bir SALÂVAT getir..

Sen de bir SALÂVAT getir..

sende_salavat_getir_islamcokguzel_harun
Sen de bir SALÂVAT getir..
Übeyy ibni Kâ’b bir gün Sevgili Peygamber Efendimize (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle sordu:
“Ey Allah’ın Elçisi, ben sana çok salâvat getiriyorum. Duamın ne kadarını salâvata ayırayım?”
Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vesellem) “Dilediğin kadarını” buyurdu.
Übeyy yine sordu: “Dörtte birini ayırayım mı?”
Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vesellem) yine “Dilediğin kadarını,” buyurdu.
“Ama arttırırsan senin için daha iyi olur.”
“Yarısını?” “Dilediğin kadarını. Ama arttırırsan senin için daha iyi olur.”
“Peki, duamın tamamını salâvata ayırsam?”
“İşte o zaman Allah (celle celalühu) senin bütün sıkıntılarını giderir ve günahlarını da bağışlar.”
(Tirmizî, Kıyamet: 23)
♥Allahümme Salli Alâ Seyyidina Muhammedin Ve Alâ Âli Seyyidina ♥Muhammed♥
salavatiserife

6 Ocak 2016 Çarşamba

Güvenli İnternet için Ücretsiz Olarak Kullanabileceğiniz En İyi 10 Windows Programı

Güvenli İnternet için Ücretsiz Olarak Kullanabileceğiniz En İyi 10 Windows Programı

Ücretsiz Güvenlik Programları Manşet
İster interneti avucunuzun içi gibi bilen deneyimli bir kullanıcı olun, isterseniz de internet ile yeni tanışmış biri olun, Windows işletim sistemli bir PC sahibi iseniz sistem güvenliğini sağlamak için birgüvenlik programı kurmanız şart. Bu noktada üst koruma sunan antivirüs programlarını tercih edebilir veya PC’nizde önyüklü gelen ücretsiz güvenlik yazılımını kullanmaya devam edebilir veyahut Windows’un kendi güvenlik programı Defender’ı kullanabilirsiniz. Peki bu seçeneklerden hangisi tercih edilmeli?
Günümüzde ama ücretli ama ücretsiz güvenlik yazılımı kullanmak şart oldu. Hacker’lar sürekli iş başındalar ve gerek masaüstü bilgisayarımıza gerekse de mobil cihazlarımıza sızmanın yolunu arıyorlar. Bu noktada işletim sisteminin yapısı tabii ki de çok mühim ancak son kullanıcı olarak biz de kişisel verilerimizi korumak adına üstümüze düşeni yapmamız gerekiyor. Klasik güvenlik önlemlerine değinmek istemiyorum; Zira artık her kanalda kullanıcıların sistemlerini, verilerini güvende tutmaları için yapması gerekenler söyleniyor ve artık ezberlik. Bu blog yazımız güvenlik yazılımı kurmak isteyen ancak yüksek fiyat etiketlerinden dolayı pek sıcak bakmayan kullanıcılarımız için hiçbir ücret ödemeden başka bir deyişle ömür boyu bedava kullanacakları en iyi antivirüs programlarını belirtmek.

360 Total Security:

Ücretsiz tam koruma sağlayan antivirüs programları arasında üst sıralarda olan 360 Total Security, sisteminizi gerçek zamanlı olarak virüslerden korumanın yanı sıra zamanla yavaşlayan bilgisayarınızın eski hızına kavuşmasına, başlangıçta otomatik başlayan öğeleri denetleyerek açılışın hızlanmasına, sisteminizde gereksiz yer işgal eden dosyaları temizleyerek sistemin rahat bir nefes almasına yardımcı oluyor. Sistemin yanı sıra harici depolama birimlerini de (usb bellek, hdd gibi) derinlemesine tarayarak dışarıdan virüs sızmasını engelleyen 360 Total Security’nin geniş incelemesine 2016'nın Vazgeçilmez Güvenlik Yazılımı Neden 360 Total Security Olacak? İşte Sebepleri yazımızdan ulaşabilirsiniz.
360 Total Security
360 Total SecurityÜcretsiz Antivirüs Yazılımı

Avast Free Antivirus:

Avast’ın her yıl daha da geliştirip yenileyerek sunduğu ücretsiz antivirüs programı da tercihiniz arasında olmalı. Virüs, casus yazılım, trojan aklınıza gelebilecek her türlü zararlıyı sistemden uzak tutan ve sürekli güncellemelerle en yeni güvenlik tehditlerini çok geç olmadan algılayabilen Avast Free Antivirus’ün özelliklerini saymakla bitiremeyiz. Sistemi derinlemesine tarayarak güvenlik risklerini ortaya çıkarma, kullanıcının güvenli olduğunu düşündüğü ancak hacker’ların müdahale ettiği web sitelerinden koruma, aynı ağa bağlanan cihazları tarama, bankacılık ve ödeme işlemlerinde üst düzey koruma sağlayan özel tarayıcı, kullanıcının belirlediği şifrelerin güvenliğini sorgulama ve daha pek çok özellikten ücretsiz olarak faydalanabiliyorsunuz.

Firefox Yer İmleri Nasıl Düzenlenir?

Firefox Yer İmleri Nasıl Düzenlenir?

Firefox Yer İmi Düzenleme Manşet
Mozilla’nın hızlı, güvenilir, esnek web tarayıcısı Firefox hem masaüstü hem de mobil platformda sürekli güncelleme alarak çok daha kullanışlı hale getiriliyor ve çoğumuzun birincil internet tarayıcısı konumunda olmasa da yedekte tuttuğumuz tarayıcılar arasında. Peki favori web sitelerine tek tıkla erişme kolaylığı sunan yer imlerini Firefox’ta nasıl düzenleyeceğimizi biliyor muyuz? Bu blog yazımızda web sitelerini kategorilere ayırmaktan sıralamaya yer imleri menüsünde göze çarpan tüm detaylara göz atıyoruz.

Yer imleri Menüsü ve Yer imi Araç Çubuğunu Açma:

Mozilla Firefox ile ilk kez tanışan kullanıcıları da düşünerek sıfır kurulumdan sonra yer imleri menüsünün nasıl görüntülenebileceğinden ve yer imlerindeki seçeneklerden kısaca bahsetmek istiyorum. Tarayıcı ilk başlattığınızda menü çubuğu bulunmadığından öncelikle adres satırının üzerinde gri alana sağ tıklayıp Menü Çubuğu’nu seçiyorsunuz. Akabinde aynı alanda Yer imleri seçeneğinin eklendiğini göreceksiniz. Burada çıkan seçeneklerden Yer İmi Araç Çubuğu oldukça mühim. Buraya eklediğiniz tüm web siteleri adres satırının altında gösteriliyor ve tek tıkla sıklıkla girdiğiniz web sitelerine erişebiliyorsunuz. Ayrıca son ziyaret ettiğiniz web siteleri listeleniyor ve tarayıcıda hiçbir sekme açık olmasa bile son açtığınız siteleri görebiliyorunuz. Yer imi Araç Çubuğu varsayılan olarak kapalı geliyor. Açmak için gri alanda sağ tıklayıp Yer imi araç çubuğunu işaretlemeniz gerekiyor. Yer imleri menüsünde göze çarpan diğer seçeneklerden Yer İşaretleri Çubuğu Firefox’un Yer imleri Araç Çubuğu ile aynı. Google Chrome’da yer işaretleri çubuğuna eklediğiniz web siteler olduğu gibi Firefox’un yer imleri araç çubuğuna aktarılıyor.

Web Sitesini Yer imlerine Ekleme:

Yer imleri menüsüne kısa bakıştan sonra bir web sitesini yer imlerine eklemenin yoluna geçebiliriz. Web sitesine yer imleriniz arasına almak için tek yapmanız gereken arama çubuğunun hemen yanındaki yıldız simgesine tıklamak. Yıldız simgesine tıkladığınızda karşınıza çıkan seçeneklerden dizin mühim. Dizini Yer imi Araç Çubuğu olarak seçerseniz ilgili web sitesi adres satırının altındaki alana aktarılacak ve tarayıcıyı açtığınızda menülere girmekle, web sitesinin adresini yazmakla uğraşmadan tek tıkla açma kolaylığı sunacak.

Yer imlerini Klasörlere Ayırma:

Web sitelerinizi tek tek ekleyebildiğiniz gibi onları bir klasörde de toplayabiliyorsunuz. Örneğin; haber klasörü altında takip ettiğiniz haber sitelerini, teknoloji klasörü altında teknoloji içerikli siteleri toplamanız mümkün. Bunun için Yer imleri – Tüm Yer imlerini göster’i tıklayarak yer imlerinizi düzenleyebileceğiniz Kütüphane sayfasını açıyorsunuz. Sıralanmamış yer imlerine tıkladıktan sonra Düzenle menüsü altında Yeni dizin’i tıklıyorsunuz ve bir isim giriyorsunuz. Hali hazırdaki yer imlerinizi yeni oluşturduğunuz klasöre aktarmak için de Taşı seçeneğini kullanıyorsunuz.

Yer imlerini Sıralama:

Yer imlerinizi isme, ziyaret sayısına, konuma, etiketlere, eklenme tarihine göre ve A’dan Z’ye / Z’den A’ya sıralama şansına da sahipsiniz. Yer imlerinizi sıralamak için yer iminin bulunduğu klasöre tıklayıp Görünümler menüsü altından sıralanmamış haricinde bir seçeneği seçmeniz kafi. Yer imlerini sıralamanın diğer yolu sürükle bırak yöntemi.

Başka Bir Tarayıcıdan Yer imlerini Aktarma:

Google Chrome'da oluşturduğunuz yer imlerinizi Firefox'a kolaylıkla aktarabilirsiniz. Yer imlerini içe aktarmak için öncelikle Google Chrome'da Yer İşaretleri - Yer imi yöneticisi yolunu izliyorsunuz. Düzenle'ye ardından Yer işaretlerini HTML dosyasına aktar'ı seçiyorsunuz. Firefox'ta Yer imleri - Tüm yer imlerini göster'i yolunu izleyerek Kütüphane sayfasına geliyorsunuz. İçe aktarma ve yedekleme'nin altında Yer imlerini HTML'den içe aktar'ı seçiyorsunuz. Artık Google Chrome'daki tüm yer imleriniz Firefox'ta.

Acer, CES 2016 Öncesinde Yepyeni Ürünlerini Tanıttı

Acer, CES 2016 Öncesinde Yepyeni Ürünlerini Tanıttı

Acer CES 2016 Öncesi Yeni Ürünlerini Tanıttı Manşet
Acer’ın 6 – 9 Ocak 2016 tarihleri arasında düzenlenecek Tüketici Elektroniği Fuarı kısa adıyla CESöncesi yepyeni ürünlerle karşımıza çıktı. 4K ekrana sahip 2’si 1 arada, USB Type-C portuna sahip monitör, Windows 10’lu akıllı telefon, bütçe dostu tablet, Intel RealSense kameralı üst seviye dizüstü bilgisayar şirketin CES 2016’da görücüye çıkaracağı ürünler arasında.
Tayvanlı donanım üreticisi Acer, CES 2016’ya bomba gibi bir giriş yapacak diyebiliriz. Fuar öncesi duyurulan cihazların tümünün Windows 10 işletim sistemiyle tam uyumlu olduğu başka bir deyişle Windows 10 ile hayatımıza giren yepyeni özellikleri deneyimleyebileceğimiz ürünler olduğu göze çarpıyor. Her fiyat aralığında her kullanıcıya hitap eden ürünler olduğunu da eklemek gerek. Lafı fazla uzatmadan Acer’ın CES 2016 öncesi sürprizlerine geçmek istiyorum:

Aspire Switch 12 S

Acer’ın 2’si 1 arada ürünü Aspire Switch 12 S, dizüstü bilgisayar, tablet, ekran ve çadır modunda kullanımı destekleyen yenilikçi bir ürün olarak karşımıza çıktı. 12.5 inç 3840x2160 çözünürlük sunan 4K ve maksimum 1920x1080 çözünürlüğe erişen full HD olmak üzere Gorilla Glass 4 teknolojisiyle korunan ve gözü daha az yoran ve renkli daha canlı gösteren Acer’ın kendi teknolojileriyle donatılmış iki ekran seçeneğiyle satışa sunulacak üründe Intel’in 6. Nesil Core M işlemcisi, 4GB veya 8GB RAM bulunuyor. USB-C ve Thunderbolt 3 bağlantılarını destekleyen ve 3 adet USB 3.0 portu, microHDMI çıkışı, 3.5mm kulaklık girişi, microSD kart okuyucu, arka yüzde Intel RealSense R200 kamera ile donatılan üründe isteğe göre 128GB ve 256GB SSD depolama seçenekleri sunuluyor. Ayrılabilir klavyesi ile her türlü kullanıma yönelik (ders, oyun, iş) bir ürün olduğunu gösteren Aspire Switch 12 S’in yurt dışı başlangıç fiyatı 1199 Euro ve Şubat ayından itibaren satışa sunulacak.

Acer Iconia One 8

Acer’ın tabletle yeni tanışacak her yaştan kullanıcıya özel tasarladığı 8 inç Android tabanlı tableti Iconia One 8, HD çözünürlük sunan 10 noktalı çoklu dokunmatik ekrana sahip. MediaTek’in dört çekirdekli işlemcisi ve 1GB DDR3L RAM’i ile internette gezinme, video oynatma, müzik dinleme ve düşük boyutlu mobil oyunları oynatma gibi işlemleri rahatlıkla yerine getirebileceği belirtilen tabletin arka yüzünde 5MP, ön yüzünde 2MP kamera bulunuyor. 16GB dahili depolama alanı microSD kart ile yükseltilebiliyor. Tek dokunuşla tableti uyandırma ve ön tercihli uygulamayı yükleme imkanı tanıyan EZ WakeUp, ekran görüntüsü almayı kolaylaştıran EZ Snap ve tablete yüklü uygulamaları, belleği ve depolamayı optimize eden System Doctor hiç şüphesiz ki tabletin dikkat çeken özellikleri arasında. Ebeveyn denetimi ve çocuklara özel arayüz sunan Acer Kids Center uygulamasını da atlamamak gerek. Tabletin başlangıç satış fiyatı ise 129 Euro.

Acer R1 Serisi

7mm’nin altındaki ultra ince monitör çerçevesiyle dikkatleri üzerine çeken Acere R1 Serisi, gerek iş gerekse de evde günlük kullanım için son derece ideal bir ürün olarak karşımızda. Fark edilmeyecek derece ince çerçevesiyle maksium görüntüleme ve minimum görsel karışıklık sağlayan monitörün gözleri uzun kullanımda dahi yormayan, titreşim önleme, mavi ışık filtrelesi gibi özel teknolojilerle donatıldığını görüyoruz. Full HD çözünürlük sunan IPS monitörün 21.5, 23, 23.8, 25 ve 27 inç seçenekleri bulunuyor. R1 Serisini Ocak ayından itibaren göreceğiz ve başlangıç fiyatı 139 Euro olacak.

Acer H7 Serisi

Dünyanın ilk USB-Type C destekleyen monitörü olarak öne çıkan Acer H7 Serisi, maksimum 2560x1440 çözünürlüğü destekliyor. Acer’ın TrueHarmony ve DTS Sound teknolojileriyle üst düzey ses deneyimi sunan ve dizüstü bilgisayar, akıllı telefondan veri – görüntü aktarımıyla tek kablo üzerinden şarj etmeyi eş zamanlı yapmayı mümkün kılan monitörün 25 ve 27 inç seçenekleri bulunuyor. Ev ve ofis ortamında tercih edilebilecek monitörün başlangıç fiyatı 499 Euro ve Şubat ayından itibaren pazara giriş yapacak.

Acer XR342CK

Acer’ın hardcore oyunculara yönelik monitörü Acer XR342CK, 34 inç boyutunda 21:9 ve 3440x1440 çözünürlük sunuyor. Kusursuz görselleri sunmak adına eşsiz teknolojilerle donatılan monitörün alt kenarına isteğe göre değiştirilebilen ortam ışığı istenen moda uygun aydınlatma efekti sağlıyor ki gece oyun oynamanın veya film izlemenin keyfini tahmin etmek çok zor değil. Monitörün başlangıç fiyatı 1099 Euro ve Mart ayından itibaren satın alınabilir olacak.

Acer Chromebook 11

Acer’ın stil ve taşınabilirliği (sadece 18.6mm, 1.1kg) bir araya getiren yeni 11.6 inç Chromebook’u performans ve pil ömrü konusunda oldukça iddialı. Tek şarj ile 9 saate kadar kullanım süresi sunan Chromebook’un kalbinde Intel Celeron 4 çekirdekli işlemci, 2GB/4GB bellek bulunuyor ve 16GB/32GB eMMC depolama alanı ile geliyor. Çift bantlı 2x2 MIMO 802.11ac WiFi, Bluetooth 4.0, USB 3.0, USB 2.0 ve HDMI bağlantı teknolojilerini destekliyor. 2 stereo hoparlör ve entegre mikrofon ile iyileştirilmiş kaliteli ses ve görüntü sunan web kamerasını ve sd okuyucuyu da unutmamak gerek. Tabii ki güvenlik ve kullanılabilirlik yönünde de avantajlar sunuyor. Chromebook 11 serisi 16GB veya 32GB eMMC depolama ve 2GB veya 4GB RAM seçenekleri ile satışa sunulacak ve başlangıç fiyatı 179.99 dolar olacak.

Acer Aspire V Nitro 2016 (Black Edition)

Acer’ın oyunculara özel tasarladığı dizüstü bilgisayar modeli Acer Aspire V Nitro Black Edition, 6. Nesil Intel Core işlemciden güç alıyor. NVIDIA GeForce GTX960M 4GB GDDR5 ekran kartına sahip üst sınıf dizüstünün 15 inç 17 inç modelleri bulunuyor. İnce kesim kenar ve yuvalı anten tasarımıyla dikkat çeken bilgisayarda Intel RealSense kamera mevcut. 1.5 metreye kadar gelişmiş algılama alanı, daha hassas izleem, kumanda ve obje tanıma özelliklerini sunan ve Windows 10 ile birlikte gelen biyometrik parola sistemi Windows Hello deneyimini sunan 3D kamera ile söylenene göre yüzümüzü tarayıp sevdiğimiz oyun karakterlerine ekleyebileceğiz ve arka planı kaldırarak görüntülü sohbet etme imkanı bulabileceğiz.

SAĞLIKLI YAŞAM

Yaşanmış bir hatıra:
"Hemeroid ameliyatı için gün almış ameliyat gününü beklerken o günlerin çabuk geçmesi ve bir an önce çektiğim acılardan kurtulmak için günün her saatini dua ederek geçiriyordum.

Midemde gasrtrit, bağırsak tembelliğine bağlı kabızlık ve buna bağlı olarakta hemeroid vardı ve bunlar çok ilerlemiş bir durumda idi...

Her ne yersem yiyeyim boğazıma kadar bir yanma ve çok şiddetli sancılar çekiyordum...

Bir gün arkadaşlarımdan birisi ile kahvaltıda buluştuk ve o iştahla çeşitli yiyecekleri yerken ben çay içerek her zaman olduğu gibi kahvaltıyı geçiştirmeye çalışıyordum...

Bu durumu görünce neden yemediğimi sordu bende ona detayları ile çektiğim sıkıntıları anlatınca bana zeytin çekirdeklerini çıkarmayıp yutmamı söyledi, önce şaka yaptığını sandım ama onun çekirdeklerin hiç birini çıkarmayıp yuttuğunu görünce inandım.

Bende kahvaltıya başlayıp çekirdekleri yutmaya başladım.

Çok ilginçtir yıllardır sabah kahvaltılarını çay içerek geçiştirdiğim halde boğazıma kadar yanmalar hissetmeme rağmen o gün midemde yanma olmadı kahvaltıdan yaklaşık yarım saat kadar sonra midemden saf zeytinyağı kokusu geldiğini hissettim..

Arkadaşıma midede çekirdeğin erimeyeceğini zaten rahatsız olduğumu söylediğimde bana mide özsuyunun zeytin çekirdeğini çok kısa bir sürede parçalayarak saf zeytinyağına ve şifalı yağlara ulaşıldığını geriye kalan posanın ise bağırsakları onarararak rahatlattığını dolayısı ile kabızlığın ve hemeroidinde tedavi olduğunu yanı sıra damar sertliğinden hazımsızlığa kadar bir çok derde şifa olduğunu söyledi..

İlk önce bütün bunların hayal olduğunu düşünmeme rağmen bu konuda şifa bulmak için katlandığım eziyetleri hatırlayınca bunun çok dah a kolay olduğunu düşünerek çekirdekleri yutmaya devama ettim ...

ilk 15 günde midemdeki yanmalar ve gastritin yumuşadığını ve yok olduğunu,hemeroidimin verdiği ızdırapların son bulduğunu gördüm. Her geçen gün onlarca zeytin çekirdeğini yutarak sağlığıma biraz daha kavuştum. Bu arada ameliyatımı iptal ettim ve halen bu mucizevi ve hiç bir yan etkisi olmayan ilacı yutmaya devam ediyorum. 3 aylık bir sürenin sonunda cildimdeki matlığın yerini bir parlaklık ve bütün ızdıraplarımın yerini bir mutluluk aldı.

Yaklaşık 6 seneden beri etrafımda bu dertlerden muzdarip olan onlarca kişiye tavsiye ettim ve hiç firesiz hepside şifa buldu, inanın benim 5 ve 11 yaşlarında iki oğlum var onlar bile yutarlar yedikleri zeytinlerin çekirdeğini.

Arkadaşlar sonsuz şifa kaynağı bir ilaç hiç bir yan etkisi yok ben yıllardır taştan sert şeyleri bile eritiyorum ve hiç bir sıkıntım kalmadı inanın migren ağrılarında bile çok mükemmel sonuçlar veriyor.
Yapmanız gereken şey yediğiniz tüm zeytinlerin çekirdeklerini yutmak sayı sınırı yoktur.
Yalnız zeytin meyvesini çiğneyip çekirdeğini yutun zira meyveyi olduğu gibi yutarsanız mide zeytinin dışındaki ince zarı eritemiyor ve olduğu gibi dışarı atmaya çalışıyor."

*
Zeytin çekirdeğinin yutulması günümüz insanları arasında yeni duyulan bir şey olmasına rağmen eskilerin birçoğunun yaptığı bir uygulamadır. Yani olumlu etki ve tesirleri senelerdir hatta asırlardır bilinmektedir.
1985′li yıllarda başlayan araştırmalar bugüne kadar devam ettirilmektedir. Yaklaşık 25 sene süren neticede karşılaşılan hadiseler hayret vericidir. Bu neticelere bin kişi değil belki yüz binlerce insan tarafından karşılaşılmıştır demek daha doğrudur:

Midesinde yanma olan herkes zeytin çekirdeğini yuttuktan sonra rahatladığını ifade etmiştir.

Zeytin çekirdeğini yutan kimseler sindirim yolu rahatsızlıklarının bittiğini(kabızlık gibi) ifade etmişlerdir.

Zeytin çekirdeği yutan kişilerde basur problemiyle karşılaşılmamış, hatta basuru olup ta yutanlar iyileştiklerini ifade etmişlerdir.

Zeytin çekirdeğini senelerdir yuttuğunu bildiğimiz insanlarda kanser hadisesine nadiren rastlanılmıştır.

Son günlerde gelen yoğun telefon trafiğinden dahi birkaç gündür zeytin çekirdeklerini yutmaya başlayıp ta yukarıdaki benzeri rahatlamaları hissettiklerini söyleyen onlarca insan vardır.

Erdemir can




Zeytin Çekirdeğinin Faydaları - Zeytin Çekirdeği Yutmak


Aşağıda okuyacağınız makale Bulgar ve ABD li bilim adamlarının yaptıkları çalışmalar temel alınarak hazırlanmıştır. Bu araştırmaların hepsinde zeytin çekirdeğinin boğaz boşluğundan mideye inene kadar eridiği gerek denekler üzerinde yapılan çalışmalar gerekse cihazlarla tespit edilmiştir.

Otorite olarak kabul edilen uzmanlar en gelişmiş şartlarda dahi bir ilaç yapsa bu ilacı insanlar üzerinde test etmeden, senelerce hatta birkaç nesil gözlemlemeden neticesi net olarak şudur diyebilmek imkânsızdır.

Zeytin çekirdeğinin yutulması günümüz insanları arasında yeni duyulan bir şey olmasına rağmen eskilerin birçoğunun yaptığı bir uygulamadır. Yani olumlu etki ve tesirleri senelerdir hatta asırlardır bilinmektedir.
1985 li yıllarda başlayan araştırmalar bugüne kadar devam ettirilmektedir. Yaklaşık 25 sene süren neticede karşılaşılan hadiseler hayret vericidir. Bu neticelere bin kişi değil belki yüz binlerce insan tarafından karşılaşılmıştır demek daha doğrudur:

Midesinde yanma olan herkes zeytin çekirdeğini yuttuktan sonra rahatladığını ifade etmiştir.

Zeytin çekirdeğini yutan kimseler sindirim yolu rahatsızlıklarının bittiğini(kabızlık gibi) ifade etmişlerdir.

Zeytin çekirdeği yutan kişilerde basur problemiyle karşılaşılmamış, hatta basuru olup ta yutanlar iyileştiklerini ifade etmişlerdir.

Zeytin çekirdeğini senelerdir yuttuğunu bildiğimiz insanlarda kanser hadisesine nadiren rastlanılmıştır.


Son günlerde gelen yoğun telefon trafiğinden dahi birkaç gündür zeytin çekirdeklerini yutmaya başlayıp ta yukarıdaki benzeri rahatlamaları hissettiklerini söyleyen onlarca insan vardır.


Tavsiyemiz bizzat kendinizin denemesidir. Günde yediğiniz 5–6 tane zeytin çekirdeğini yutun ve kararı kendiniz verin. Ne biz nede bir başkası değil bizatihi kendi vücudunuz buna karar versin. Faydasını görürseniz lütfen çevrenizdekilerle de, evinizdeki küçük çocuklarda dâhil olmak üzere, buuygulamayı yapın.

Bizim elde ettiğimiz verilere göre aklımızın almayacağı kadar şifalı bir doğal uygulamadır. Yapmanın zarar değil fayda verdiğine inanıyor ve çevremize şiddetle tavsiye ediyoruz.


Zeytinyağı asırlardır en iyi, en mükemmel yağ olarak bilinen gıda maddesidir. Hatta reklâmlar da bile mucize olarak lanse edilir.

Yemeklik zeytinyağı normal şartlar altında muhafaza edilirse bozulmadan yenilebilecek evsafta asırlarca kalabilen yegâne yağdır. Nitekim arkeolojik kazılarda 3 bin, 5 bin yıl önce olduğu tahmin edilen mezarların yanında bozulmamış evsafta zeytinyağı da bulunabilmektedir. Zeytinyağında +10 derecelerde donmayı temin eden de bu maddelerdir.Yani evinize satın alacağınız zeytinyağının buzdolabında donabilen olmasına dikkat ediniz.


Zeytinyağından sabun yaparsanız yağlı ciltlerde yağ dengesini, kuru ciltlerde ise yağlandırma özelliği temin eden bir hususiyet olduğunu tespit edersiniz. Yağ içerisinde antioksidan (bozulmadan kalabilme), sabun içerisinde re-oily (geri yağlandırıcı) olarak tabir ettiğimiz özellikleri sağlayan bu madde veya maddelerin ne olduğu bugün dahi bilinememektedir. Bu maddelerin ne olduğunun bilinmesi belki de çok uzun yıllar sağlıklı bir şekilde yaşamanın da ipuçları olabilecektir.


Zeytinyağını diğerlerinden farklı kılan bu madde veya maddeler en yoğun halleri ile zeytin çekirdeğinin içerisindedir. Herhangi bir zeytin çekirdeğinin her iki ucunu hafifçe törpülerseniz çekirdeğin içinin oyuk olduğunu ve içerisinde pıhtılaşmış veya çok koyu kıvamlı bir yağ olduğunu görürsünüz. Bahse konu olan maddelerin burada ki konsantrasyonu %80 lere varan miktarlardadır. Zeytin çekirdeği muhteviyatında ki bu faydayı elde etmek için ise zeytin çekirdeklerini atmayıp yutmak gerekir.


En gelişmiş cihazlarla yapılan araştırmalar zeytin çekirdeğinin boğaz boşluğundan geçip mideye ulaştığı anda eridiğini tespit etmiştir. Hazmı en kolay olan yiyecek maddesi zeytin çekirdeğidir. Bu uygulamanın insan vücuduna faidelerinin ise:


1-ülser gastrit gibi mide problemlerini bitirdiği;
2-bağırsak ve sindirim yollarını düzenlediği;
3-Basur ve prostatı engellediği;

4-İç organlarda oluşabilecek kanserojen hücre riskini binde birlere indirgediği.Lütfen yediğimiz tüm zeytin çekirdeklerini atmayıp yutalım.

ÖNEMLİ NOT: Zeytin çekirdeklerinin ögütülmesine ihtiyaç yoktur.Faydasını görenler küçük çekirdekli siyah olanı yuttular.Deneyen arkadaşlar lütfen yorum yazsınlar.


Apple İş Görüşmesindesiniz, Soruları Soruyoruz Bakalım İşe Girebilecek misiniz?

Apple İş Görüşmesindesiniz, Soruları Soruyoruz Bakalım İşe Girebilecek misiniz?

Apple İş Görüşmesindesiniz, Soruları Soruyoruz Bakalım İşe Girebilecek misiniz?
Apple'da çalışmak istemekle, Apple iş görüşmesini geçmek arasında dağlar kadar fark var. Apple'da işe girip bir Apple çalışanı olmak için zaten belli bir kalitede CV'ye sahip olmanız gerekiyor. Ancak esas kıyamet iş görüşmesine çağrıldığınızda kopuyor. Çünkü size sorulan sorular saçlarınızı beyazlatıyor, olmadı en kötüsü döküyor.
Bu sorulardan birçoğunu " Apple İş Görüşmelerinde Karşılaşabileceğiniz En Zor 31 Soru" makalemizde sizinle paylaşmıştık. Bu soruyların neye benzediğini biliyorsunuz. Ancak bu soruların doğru ya da yanlış cevapları yok. Soruların tek özelliği iş ve özel hayat tecrübenizin karakteristik özelliklerini puanlamak, duygusal ve genel IQ'nüzü değerlendirmek. Bu puanlamanın sonunda bir iş görüşmesine daha çağırılıp çağırılmayacağınız belirleniyor. Yani her şey sadece bu sorulardan ibaret değil bu daha başlangıç.

Size sorsalar ne cevap verirsiniz?

Aşağıda Apple ön görüşmelerinde adaylara sorulan soruların bazılarını derledik. Bu sorulara çoktan seçmeli birkaç cevap ihtimali de ekledik. Apple İnsan Kaynakları Departmanı'nın puanlama cetveline göre aşağıdaki sorulara vereceğiniz cevaplar sonunda ikinci görüşmeye çağırılıp çağırılmayacağınızı belirleyecek. Unutmayın bu daha ilk raund. Hodri meydan

Rakiplerinizden Daha İyi Bir Counter-Strike: GO Oyuncusu Olmanın Püf Noktaları

Rakiplerinizden Daha İyi Bir Counter-Strike: GO Oyuncusu Olmanın Püf Noktalar

Daha İyi CS GO Oyuncusu Olmanın Püf Noktaları
Valve tarafından Mart 2010'da geliştirilmeye başlanıp kapalı betadan sonra Ağustos 2012'de bizlerle buluşan, birincil kişi bakış açısıyla dünyada belkide en çok oynanan çevirimiçi aksiyon oyunu olan Counter-Strike: Global Offensive, satış rekorları kırmasının yanında hergün yüzlerce oyuncuyu kendine bağımlı hale getiriyor. Peki tüm dünyayı kasıp kavuran bir oyunda en iyi olmanınpüf noktaları nedir? Gelin biraz tüyo verelim.
Counter-Strike bir zamanların efsanevi internet kafe oyunlardan biri olmasıyla ün salsa da, evlerde internetin yaygınlaşmasıyla çevirimiçi oyun dünyasının vazgeçilmezlerinden olmayı başardı. Artık eline silah alıp rastgele ateş etmek yetmiyor, teknik beceri ve zeka da gerektiren bir oyundan bahsediyoruz. Dolayısıyla tüm rekabetçi oyunlarda olduğu gibi en temelden bilinmesi gereken bazı unsurlar var. Yani, profesyonel bir Counter-Strike: GO oyuncusu olmak için bir takım vasıflar kazanmalısınız. Başliyoruz:

Gamesense Nedir, Neden Önemlidir?

Gamesense'i Türkçe olarak yazmak isterdim ama tam karşılığı olduğunu düşünmüyorum. Onun yerine bir tanım yapalım; oyun algısı, oyun hissiyatı veya oyun hissine sahip olmak. Gamesense profesyonel bir CS GO oyuncusu olmanız için kazanmanız gereken vasıflar arasında ilk sırada yer alıyor. İçgüdü dediğimiz bir kavram var ya, işte o. Bir oyunun nasıl ilerlediğini, takım arkadaşlarınızın durumunun ne olduğunu, rakibinizde neler olduğunu hissetmelisiniz. Bu vasıf sizde ne kadar iyiyse o kadar manevra kabiliyetiniz olur, mücadele beceriniz artar, adınıza da "headhunter" derler. Bu noktada sizlere önerim sabırlı olmanız. Öğrenme aşamasında çok kaybederseniz endişe etmeyin. 
Counter-Strike: Global Offensive

Ekonomik Bilgi

Geliştirmeniz gereken en kolay vasıflardan biri ekonomik bilgidir. Daha çok rakiplerinizi bilmenizi ve onları tartmanızı gerektiren bir bilgiden bahsediyorum. Her turdan sonra üzerlerinde ne taşıdıklarını hatırlamaya çalışın ve kazanma/kaybetme rakamlarının çetelesini aklınızın bir köşesine yazın. Daha sonra seçeceğiniz silahı bu bilgileri göz önünde bulundurarak seçin. Rakiplerinizin para harcama eğilimlerini ve hareketlerini çözerseniz ve kaç round sonra AWP ile karşı karşıya olacağınızı bilirseniz, zaten ona göre hareket edeceksiniz.

Harita Bilgisi

Harita bilgisi geliştirilmesi kolay görünen bir beceri gibi görülse de, Counter-Strike: GO'da fazla harita olması nedeniyle çok çalışmanız gereken unsurlardan biri haline geldi. Diğer yandan, her iki takımın rolleri farklı olduğundan ikisine de çalışmalısınız. Haritanın önemli noktalarını bilmek size vetakımınıza çok artı kazandırır. Bunun için de botlarla çevirimdışı çalışmanızı öneririm.

İzle ve Öğren

Profesyonel bir oyuncu olmanın bir başka yolu izle ve öğrendir. Dünya üzerinde aktif olarak CS GOoynayan binlerce profesyonel oyuncu var. Üstelik bu oyuncular maç yayını yaparak çeşitli platformlarda kendilerini gösteriyorlar. E-Spor takımları ve oyuncularına bakın, milyon dolarlık ödüller kazanıyorlar ve birçoğunu izleme şansına sahipsiniz. Oyun taktiklerini ve tarzlarını öğrenmek için bundan daha iyi bir yol bulamazsınız. 
Counter-Strike: Global Offensive
Ayrıca, eğer imkanınız varsa yaptığınız oyunları kaydedin ve vakit buldukça izlemeye çalışın. Bu sayede nerede hata yaptığınızı görme fırsatınız olacak. Yaptığınız hamleleri sorgulayıp, bir daha yapmamak üzerine çaba sarfederseniz iyi bir oyuncu olmuşsunuz demektir. 

Terörist Takımı:

Haritaya göre değişmekle birlikte, rastgele girilen rekabetçi oyunlarda oyuncuların birçoğu Dust 2haritasını seçiyor. Bu haritada ben Terörist takımının daha avantajlı olduğunu düşünüyorum. Neden derseniz, bomba avantajınız var ve durum kötüye de gitse bombayı kurduğunuzda ipleri elinize alıyorsunuz. Rakip bombayı imha etme düşüncesinde olduğundan hata yapma payı yükseliyor. Karşı tarafı kendinize çektikten sonra da yukarıda yazmış olduğum vasıflar devreye giriyor. 
Daha iyi bir oyuncu olmak istiyorsanız elinizdeki avantajı iyi değerlendirmelisiniz. Öldürdüğünüz rakip sayısının yanında takımı yönetme becerisine de sahip olmalısınız. Gerektiğinde inisiyatif alıp bombayı siz taşıyın. Yanınızdaki takım arkadaşlarınızı yönlendirin. Kilit noktalara sis bombası ve rakibi afallatacak flash atmayı unutmayın. 
Counter-Strike: Global Offensive

Counter-Terörist Takımı:

Savunma yapmak belki de oyundaki en zor işlerden biridir. A ve B noktalarında yapacağınız bir hataround'u kaybetmenizle sonuçlanabilir. Dolayısıyla Counter-Terörist takımında da yanınızdakileri yönetmenin önemini vurgulamak istiyorum. Burada sizin durduğunuz noktalar, rakibin atağa geçmemesi için yapacağınız hamleler büyük önem taşıyor. Terörist takımında bombanın kimde ve nerede olduğunu öğrenmeye çalışın. Savunmanız gereken iki bölgeye giriş yapmamaları için takımı gerekirse organize edin. Burada avantaj bomba düştükten sonra geri alınmamasını sağlarsanız size geçecek. Rakip üzerinize oynayacak ve hepinizi öldürmesi gerekecek. 
Profesyonel bir CS GO oyuncusu olmanın püf noktaları ve kazanmanız gereken vasıfları elimden geldiğince anlatmaya çalıştım. Dikkatli okursanız yazdığım maddelerin birbiriyle ne kadar bağlantılı olduğunu fark edeceksiniz. Başarılı olan tüm oyuncuları izleyin, hepsinin Gamesense dediğimiz oyun hissiyatına sahip olduğunu ve yukarıda belirttiğim tüm maddeleri içlerinde barındırdıklarını görürsünüz. 
Counter-Strike: Global Offensive oyununda başarılı olmak oyundan aldığınız zevki iki katına çıkaracaktır. Umarım kendinizi en iyi şekilde donatırsınız.